CHP, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2022 yılı bütçesine koyduğu şerhte, “dinin siyaset hedefli kullanılarak kutuplaşma yaratılmasına” dikkat çekti. Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın “sahaya sürülmesini” eleştiren şerh yazısında “Din, siyasal istismar ve siyasal rekabette bir araç haline getirildi” denildi. Öte yandan cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde “27 bin imzanın tek bireyde toplanmasına” yönelik “bürokratik vesayet” tanımlaması yapıldı.

CHP, Meclis’te görüşmeleri süren bütçeye düştüğü yazılı şerhte, neden ret oyu vereceğini detaylarıyla açıkladı. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin eleştirildiği şerh yazısında, bütün yetkilerin bir bireyde toplanması “bürokratik vesayet” olarak tanımlanarak, “Yaklaşık 27 bin imzanın tek şahısta olması durumu mevcuttur. Rektörden MİT liderine, müftüden bakana tüm üst ve orta seviye atamaların tek bireyde olması yoluyla müşterek kararnamenin yok edilmesi kelam konusudur” denildi. Siyasette dinin kullanılmasına değinilen yazıda, “Din çok banal bir biçimde siyasal istismar ve rekabet aracı haline getirildi” değerlendirmesi yapıldı. Diyanet İşleri Lideri Ali Erbaş’ın da bu bahiste “sahaya sürüldüğü” aktarılan yazıda, “Siyasal rekabet, bir din ve devlet problemi hatta çabası olarak takdim edilmektedir” tespiti yapıldı.

MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli’nin, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kapatılması istikametindeki davetlerine ve HDP’ye açılan kapatma davasına da değinilen yazıda şu sözlere yer verildi:

“AYM’YE OTORİTER KISKAÇ”

“AKP ve MHP cenahında AYM’yi otoriter ve faşizan bir kıskaca alma eğiliminin varlığı ayan beyan ortadadır. MHP, HDP’nin AYM’ce kapatılmasını ummaktadır. Bu tutumuna, AYM ve AİHM kararlarının gereğini yerine getirmeyen kimi kelamda yargıçların da katıldıkları da bir hadisedir. Buna rağmen, demokratik hukuk devletine ve insan haklarına düşman bu çarpık zihniyete karşı anayasal sorumluluğunu yerine getirmesi, AYM’nin temel yükümlülüğüdür.”