Ahmet Saltık, yeni varyant Omicron hakkında konuştu. Covid-19 aşılarının güncellenmesi gerekecekse 6 hafta ile 100 gün ortasında bir vakte gereksinim olduğunu lisana getiren Saltık, “En az 6 haftalık bir müddette global toplum bu varyanta karşı korunmasız olacak. Aşikâr ölçülerde de olsa tam aşılılar korunacaklar. Lakin ağır hastalıktan, hastaneye yatmaktan, ağır bakıma düşmekten ve vefattan hâlâ yüksek oranda korunabilecekler. Ama bu yüksek oran, ne yazık ki düne nazaran daha düşük” diye konuştu.
Saltık, Omicron ile ilgili şu bilgileri verdi:
“60 MİLYON NÜFUSU OLAN BÜYÜK BİR ÜLKEDE OLABİLDİĞİNE YAYILDI”
“Bu varyant, birinci kere Güney Afrika’da 9 Kasım’da saptandı. Bugün 29 Kasım, ortadan üç hafta geçti. Üç hafta içinde gerek Güney Afrika’da gerekse Avrupa dahil pek çok ülkede yayılmış durumda. Güney Afrika’da çok kısa müddette baskın varyant durumuna geldi. Kimi eyaletlerde neredeyse yüzde 90’ın üzerinde Omicron varyantı çıkıyor. Güney Afrika’da genel olarak yüzde 75 dolayında. Bunu, çok kısa bir müddette, 60 milyon kadar nüfusu olan büyük bir ülkede olabildiğine yayıldığını belirtmek için söyledim.
“100 ŞAHSA DELTA BULAŞIYORSA, OMİCRON 140 BEŞERE BULAŞABİLECEK”
Bu varyant, 35 dolayında mutasyon içeriyor. Bu mutasyonların çok kritik olanı da insan hücresine girişte kullandığı o dikensi çıkıntıda, ‘spike protein’ denilen bölgede ağırlaşıyor. Bunun da kritik manası; insan hücrelerine girişin daha kolay olacağı, münasebetiyle bulaştırıcılığının daha yüksek olacağı tarafında. Yüzde 40 dolayında bulaştırıcılığı daha yüksek, bilgiler bu tarafta. Bunun manası şu; belirli bir vakitte Delta 100 şahsa bulaşıyorsa Omicron tıpkı müddet içinde 140 beşere bulaşabilecek. Öte yandan öldürücülüğü çok net değil. Lakin görünen o ki öldürücülüğü Delta Plus’a nazaran biraz daha geriden gidiyor. Fakat Delta Plus’ın öldürücülüğü aslında çok yüksekti. Omicron’un biraz daha az öldürücü olması bizi rahatlatmamalı. 140 beşerden, Delta’da olduğu üzere yüzde 10’u değil de yüzde 8’i hastaneye yatacak olsa, bu da 11 insan manasına gelir ki artan hasta sayısı nedeniyle öldürücülüğünde bir ölçü azalma olsa bile sonuçta toplam mevt sayılarında artış bekliyoruz.
Yine enfeksiyon, yani Covid-19’u geçiren şahısların yine yakalanması riski, ne yazık ki Omicron varyantı ile geçerli ve önemli bir risk olarak duruyor bu. Aşikâr ölçülerde bağışıklıktan kaçabileceği istikametinde müşahedeler var. Şimdi bilimsel, hakemli yayın yok ortada. Hakemli olmayan müşahedeler var, onları izlemeye çalışıyoruz.
“BELLİ ÖLÇÜLERDE DE OLSA TAM AŞILILAR KORUNACAKLAR”
Daha evvel aşılanmış da olsa, tam aşılı da olsa, enfeksiyonu geçirmiş de olsa hem aşılı hem doğal bağışıklığı da olsa bu varyantın, girdiği insanı hasta etme riski bulunuyor. Çok yeni, Sinovac bir açıklama yaptı. ‘Gerekirse bu varyanta karşı aşı üretebiliriz’ dedi. mRNA aşıları hakkında ise BionTech’in, Moderna’nın açıklamalarında, şayet aşının güncellenmesi gerekecekse güncellenmiş aşının kazanılabilmesi ve üretime geçebilmesi için en az altı hafta ile 100 güne gereksinim var. Bir ölçüde kaçtığını biliyoruz, zira yakalananların değerli bir kısmı tam aşılı olan beşerler. Tam aşılı olan şahıslar, en az iki mRNA olan bireyler aşısızlara nazaran daha hafif geçirmekteler. Yeni aşının geliştirilmesi, aşının varyanta uyarlanması için gerekli en az altı haftalık bir müddette global toplum bu varyanta karşı korunmasız olacak. Muhakkak ölçülerde de olsa tam aşılılar korunacaklar. Ancak ağır hastalıktan, hastaneye yatmaktan, ağır bakıma düşmekten ve mevtten hâlâ yüksek oranda korunabilecekler.
“TÜRKİYE’NİN KISITLAYICI TEDBİRLERE BAŞVURMASI ZORUNLU”
İnatla salgın yönetilmez. ‘Okulları kapatmayacağız, toplumsal hayatı kısıtlamayacağız’ gibisinden telaffuzlar, bilimsel telaffuzlar değil, duygusal ve politik telaffuzlar. Topluma ziyan veriyor, salgın kontrolünü neredeyse olanaksız kılıyor. O bakımdan Türkiye’nin ve dünyanın kısıtlayıcı birtakım tedbirlere başvurması mecburî. Bunların başında Türkiye’de aşı geliyor. Münasebetiyle iktidarın bu bahiste artık kaçak güreşmeyi bırakması ve yaygın, tesirli en az iki doz aşılamayı, 5 yaş üstü bütün toplumu maksat kitle kabul edip aşılamaya geçmesi ve aşıyı reddeden, çekince gösteren insanlara karşı da kademeli bir biçimde eğitim, ikna ve yasal yaptırımlar uygulanması gerekli.”
