İzmir’de Tüm Bel-Sen üyesi işçiler, Pınar Gültekin’in eski sevgilisi Cemal Metin Avcı tarafından öldürülmesini protesto etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde basın açıklaması yapan Tüm Bel-Sen üyeleri, İstanbul Sözleşmesi’ne uyulması çağrıs yaptı. Açıklamada şunlar kaydedildi: 

Dün, yaklaşık bir haftadır kayıp olan Pınar Gültekin’in Cemal Metin Avcı tarafından katledildiği haberini aldık. Neredeyse her gün öldürülüyoruz. Cezasızlık ve cezalarda indirim erkek şiddetine yürek veriyor.

‘ÇÖZÜM İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’

Bayanların giydiği, içtiği, hangi saatte dışarıda olduğu ya da makbul bağlantı yaşayıp yaşamadığı cinayetin önüne geçiveriyor. Bizler artık haberlerde ya da toplumsal medyada her kaybolan bayan yahut çocuğun cansız vücutları bulundu denilerek bir kaç kınama iletisi ile geçiştirilmesinden bıktık. Bizler yaşamak istiyoruz, eşit ve özgür yaşamak istiyoruz. Faillerimiz cezasız kalmasın, erkek şiddeti ve katliamlar dursun istiyoruz, bizlerin hayatını teminat altına alan İstanbul Sözleşmesi’nden geri adım atılmasını kabul etmiyoruz, ‘İstanbul Mukavelesi yaşatır’ diyoruz. 

İstanbul Kontratı diyor ki, şayet şiddeti önleyemediyseniz, o vakit şiddete maruz bırakılanı koruyacak sistemler geliştirin. Yani, bir bayan karakola gelip şiddete maruz bırakıldığını söylediyse, onu şiddet failinin yanına geri göndermeyin, kaldığı sığınma konutunun adresini şiddet failine vermeyin, yeterli sayıda inançlı sığınma konutları, tecavüz kriz merkezleri açın.

İstanbul Mukavelesi diyor ki, kovuşturma sürecini faal yürütün. Yani şiddet failine kadro elbise giydi diye iyi hal indirimi vermeyin, haksız tahrik indirimleri vermeyin, bahisle ilişkisi olmayan bayanın özel ömrüne dair bilgileri duruşmanın konusu yapmayın, failleri aklamayın, “Bir kezden bir şey olmaz” demeyin.

İstanbul Mukavelesi diyor ki, siyaset geliştirin, ulusal ve memleketler arası seviyedeki tüm kurumlarla uyum kurun. 

‘YAŞATIN!’

Tahlil aşikâr; bayanları çocukları koruyacak mevcut yasalar varken her gün şiddet ve katliam haberleri alıyoruz maddeleri uygulayın, yaşatın, “namus” algısıyla cezai indirim, iyi hal indirimi, tahrik indirimi uygulamayın.

Gerçek gündem biziz belediyenin renkli kolonları değil. Farklılıklara tahammülü olmayan, renklerle bile hengame edenlerin İzmir’de Belediye binasının kolonları üzerinden nefret telaffuzlarına şahit olduğumuz bir haftada İBB işçileri olarak tüm ayrıştıran ötekileştiren açıklamaların farklı renkleri İzmir’in gökyüzüne göndererek tarih boyunca bir çok medeniyete konut sahipliği yapan kültür mozaiği bu kente karşı işlenen nefret cürümlerini protesto ediyoruz. Gökkuşağının renklerinden rahatsız olup gri kuşananlar nefret cürmü işliyor. Şiddeti körüklüyor. Bayanı aileye, anneliğe ve konuta hapseden toplumsal cinsiyet rollerine karşı bayan erkek çocuk LGBTi+ tüm bireyler için eşit ve özgür bir dünya istiyoruz.

‘KATLEDİLEN BAYANLARIN HESABINI SORACAĞIZ’

Bugün Pınar ve katledilen bütün bayanlar için buradayız. Dün akşam saatlerinde Bayan arkadaşlarımızın aksiyonu sırasında yapılan gözaltılar ve gözaltı sırasında yaşanan polis şiddetini kınıyoruz. Bayanlar kendi ömür haklarını savunurken de devletin kolluk güçleri tarafından şiddet görmektedir.

Buradan sesleniyoruz. İstanbul mukavelesi yaşatır. Bizler İstanbul kontratının, 6284 sayılı kanunun kaldırılmasına müsaade vermeyeceğiz. Eril telaffuzlarla mukavelenin gereğini yapmayan kolluk kuvvetlerine, erkek yargıya, patriyarkaya, iktidara, Cemal Metin Avcı’ya daima birlikte Pınar Gültekin’in ve tüm bayanlar katledilişinin hesabını soracağız. Bu memleketin bayan mezarlığına çevrilmesine müsaade vermeyeceğiz.

Cumhuriyet