Suudi Arabistan resmi televizyon kanalına röportaj veren Bin Selman, “İran bir komşu devlet ve biz kendisiyle iyi ve seçkin münasebetler kurma arzusundayız” dedi.

Veliaht Prens, “İran’ın refah içinde olmasını ve ortamızda karşılıklı çıkarların olmasını isteriz” sözlerinin akabinde “Ancak, onunla problemimiz nükleer program, balistik füze programı ve kimi bölge ülkelerinde kanuna ters davranan milisleri desteklemesi üzere bahislerdeki olumsuz tutumundan kaynaklanıyor” sözünü kullandı.

Veliaht Prens, İran takviyeli Husilere işaretle ülkesinin sonlarında kanuna muhalif milislerin varlığını mutlaka kabul etmeyeceğini belirterek, “Husilerin de Yemen’de bölge ülkelerinin çıkarlarını gözetecek ve herkesin haklarını temin edecek tahlillere ulaşmak için tüm kelam sahibi taraflarla görüşme masasına oturmasını temenni ediyoruz” diye konuştu.

BİDEN İDARESİYLE YÜZDE 90 FİKİR BİRLİĞİ VAR

Washington’un Riyad’a sırtını dönüp dönmediğine ait bir soru üzerine Veliaht Prens bin Selman, “Kenarda kalmış bir uyuşmazlık epey doğaldır. Suudi Arabistan ile ABD Lideri Joe Biden idaresi ortasında yüzde 90 fikir birliği var, bu uyuşmazlık oranı artabilir, azalabilir.” formunda yanıt verdi.

Bin Selman, tekrar Riyad’a bir Amerikan baskısı olup olmadığına dair bir öteki soruya verdiği karşılıkta, Suudi Arabistan’ın içişlerine müdahaleyi reddettiğini vurguladı.

AŞIRILIK CAİZ DEĞİLDİR

Aşırılığın hiçbir şeyde caiz olmadığını lisana getiren Veliaht Prens, Peygamber’in hadislerinden birinde, “Günlerden bir gün çoka giden biri çıkacak, çıktığında o kişiyi öldürün.” dediğini aktardı.

Kelam konusu aşırılardan bir kümenin hapsedilmesi hakkındaki soru üzerine ise Veliaht Prens, “Suudi Arabistan, Müslümanların kıblesi olduğu için aşırılığa dair projelerin ana gayesi olmuştur.” tabirlerini kullandı.

Veliaht Prens, aşırılık konusundaki kelamlarını şöyle tamamladı:

“Geçen yüzyılın 50’li ve 70’li yıllarındaki Arap milliyetçiliği ve sosyalizm projeleri, çok cemaatlere devlette çeşitli makamlara ulaşmaları fırsatı vermişti. Bundan hiç de beğenilen olmayan sonuçlar ortaya çıktı. Bugün, Suudi Arabistan’da çok bir niyetin varlığıyla ne gelişebiliriz ne sermayeyi çekebiliriz ne de turizmi. Hasebiyle, bu aşırılık projesinin kökü kazınmalıdır. Üzerinde aşırılığı taşıyan kim olursa olsun, bu yasal olarak takibe alınması gereken bir hatadır.”

Cumhuriyet