CHP Genel Lider Başdanışmanı ve Spor Heyeti Lideri Kenan Nuhut, 17 günlük tam kapanma sürecindeki muafiyet karmaşasının spor dünyasını güç durumda bıraktığını, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın mevzuya açıklık getirilmesi noktasında tahlil odaklı teşebbüste bulunmadığını söyleyerek, “En son istediğimiz şey kolluk güçleriyle spor insanlarının karşı karşıya gelmesi” dedi.

Türkiye Cumhuriyeti genelinde uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasından 16,4 milyon kişinin muaf tutulduğuna dikkat çeken Nuhut, muafiyet ile ilgi genelgenin 29. unsurundaki, ‘’Yurt içi ve yurt dışı karşılaşma ve kamplara katılacak olan ulusal sportmenler ile seyircisiz oynanabilecek profesyonel karşılaşmalardaki atlet, yönetici ve başka görevliler’’ kararının büyük bir baş karışıklığına neden olduğunu tabir etti. Muafiyet genelgesinin alt unsurlarında olimpik ve ulusal sportmenler için de gibisi hususların olduğuna dikkat çeken Nuhut, kısıtlamanın TOHM (Türkiye Olimpik Hazırlık Merkezi) ve SEM (Sporcu Eğitim Merkezi) bulunan vilayetlerde farklı, öbür vilayetlerde çok daha farklı yorumlandığına da vurgu yaptı. Türkiye’nin 81 ilinin çok azında bu iki merkezin bulunduğunu da dikkat çeken Nuhut, genelgedeki şehirlerarası dolanım düzeltmesinin de problemleri çözemeyeceğini söz etti.

HAZIRLIKSIZ GENELGE

Evvelki devir Gençlik Spor Genel Müdür Yardımcılığı ve Halter Federasyonu Başkanlığı vazifelerinde de bulunan Nuhut, “Görülen odur ki, hakikat dürüst hazırlık yapılmadan, Türkiye’nin spor haritası çıkarılmadan bir genelge hazırlanmış, son dakikada şehirlerarası deveran için hazırlanan ek genelge bile bu çalışmanın yetersizliğini gösteriyor” dedi ve eksikleri şöyle tabir etti:

“TOHM ve SEM her kentte bulunmamaktadır. TOHM ve SEM olmayan kentlerde bulunan atletler ne yapacaklar? Hem TOHM hem de SEM takımında yer almak için belli kriterlere ulaşmak gerekir fakat TOHM ve SEM takımlarında yer almak mecburi değildir. Yani bir sportmen TOHM yahut SEM ile çalışmak yerine kendi kulübü ile de çalışmayı seçebilir. Bu durumda ne olacak? Güzel bir sportmen TOHM yahut SEM atleti olmadığı için ceza mı çekecek?

Muafiyetten faydalanacak atletlerin kim olduklarını hangi kurum belirleyecek? Bu noktada kulüplerin verdiği müsaade kağıtları ne derece geçerli?

Örneğin İçişleri Bakanlığının 30 Nisan tarihinde yayımladığı ve Valiliklere gönderdiği Seyahat Müsaade Evrakı Ek Genelgesinde, “Gerek mecburî bir kamusal misyonun ifası için kurumlarınca görevlendirilmiş olan kamu vazifelilerinin gerekse profesyonel spor karşılaşmaları ile yurt içi ve yurt dışı karşılaşma ve kamplara katılacağına yönelik ilgili federasyonlarca evrak düzenlenmiş olan ulusal atletler, yöneticiler ve başka görevlilerin (hakem, gözlemci, temsilci vb.) bu kapsamda her türlü vasıtayla yapacakları şehirlerarası seyahatlerde kimlik kartı ve vazife evrakının ibrazı kâfi olacak olup ayrıyeten seyahat müsaade evrakı istenilmeyecektir” deniliyor. Türkiye’de devam eden karşılaşmalardaki sportmenler bu muafiyetten yararlanabilecek mi?

Bize gelen şikayetler, idmanlarına devam etmek isteyen sportmenler, antrenörler ve kulüplerin son 2 gündür sorunlar ile karşılaştığı yolundadır” dedi.

BELİRSİZLİKLER BAŞ KARIŞTIRDI

Nuhut, belirsizliklerin baş karıştırdığını, muafiyetin hangi atletler için geçerli olup olmayacağının aşikâr olmadığını ve bu durumun farklı yorumlara açık hale geldiğini belirtti. Nuhut, “Bir yazıda federasyon evrakları geçerli derken, polis denetim noktalarında federasyonlardan alınan yazıların geçersiz olduğu sıklıkça belirtilmektedir. Pazartesi gününden itibaren ceza kesileceği belirtilmektedir” diyerek, verilen federasyon dokümanlarında de bir standart olmamasından şikayet etti.

Nuhut, “profesyonel karşılaşmalardaki sporcu” terminolojisinin sorunlu olduğuna da değinerek, Türkiye’deki Avrupa, Dünya ve Olimpiyat şampiyonlarının profesyonel değil amatör olduğunun altını çizdi.

Nuhut, atletlerin 17 Mayıs tarihine kadar karşılaşmalarının bulunmayışından ve bu müddette idman yapamayacak olmalarından yakınarak, “Birçok spor kısmının 17 Mayıs tarihine kadar karşılaşmaları bulunmamaktadır. Lakin bir hafta sonrasında yarışacak bir atlet nasıl 17 Mayıs gününe kadar idman yapmadan yarışa katılacak? Bu sıhhat sorunlarına bile sebebiyet verebilir, vebali de ağırdır! Bu sorunu en çok yaşayanlar ulusal grup seçme karşılaşmaları ve Türkiye şampiyonalarına hazırlanan atletlerdir. Bu bireylere, 17 Mayıs’a kadar yarışınız yok, dolayısı ile muafiyetiniz yok denilmektedir. Bu sportmenler ulusal gruba seçilecek, sonrasında da Türk Ulusal kadrosu ismine yurt dışında yarışacaklardır. Ulusal karşılaşmaların kimileri da (kadroları daha belirlenmeyen) Haziran- Temmuz aylarında yapılacaktır” açıklamalarında bulundu.

Kenan Nuhut, Türkiye’de resmi kayıtlara nazaran yalnızca Muhteşem Lig, TFF 1,2 ve 3. liglerin profesyonel statüde olduğunu, geride kalan basketbol ve olimpik branşlar dahil 60’ı aşkın spor kolundaki sportmen, antrenör ve görevlilerin bu muafiyete uymadığını da belirtti.

İŞTE NUHUT’UN TAHLİL TEKLİFLERİ

Baş karışıklığının giderilmesini isteyen Nuhut Spor Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve ilgili kurumlara kimi tekliflerde bulundu. Nuhut, kısıtlamadan hangi sportmenlerin muaf olacağının standart hale getirilmesi gerektiğini söyledi. Nuhut’a nazaran muaf tutulması gerekenler: Ulusal gruplarda bulunanlar, önümüzdeki 8 hafta içerisinde Ulusal Grup seçmelerine katılma hakkı bulunanlar ve önümüzdeki 8 hafta içerisinde Türkiye Şampiyonalarına katılma hakkı bulunanlar.

Nuhut ayrıyeten, muaf olan sportmenler belirlendikten sonra bu sportmenlerin ve antrenörlerin tesislerde idman yapmalarına müsaade verilmesi gerektiğini, idman yapılacak tesis sayısının azaltılmasının iyi sonuçlar doğurmayacağını ve kulüplerin kendi tesislerinde çalışmalarına müsaade verilmesinin de en iyisi olacağını savundu.

Nuhut son olarak, TOHM yahut SEM sportmen düzeyi muaf olmaya yetmeyecekse, her spor kısmındaki bu düzeydeki tüm atletlerin muaf olmasının sağlanması gerektiğini söyledi. Nuhut, birçok atletin 18 yaş altında olmasına da dikkat çekerek, tesislere gidip gelirken yanlarında 1 ebeveyn bulunmasının da bir tahlil önerisi olabileceğini ekledi.

Cumhuriyet