Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, Turistik Doğu Ekspresi’nin Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile TCDD Nakliyecilik AŞ iş birliğinde turizme katkı gayesiyle hayata geçirildiğini ve birinci seferin 29 Mayıs 2019’da yapıldığını tabir etti.
Salgın nedeniyle seferlere Mart 2020’nin ortasından itibaren orta verildiğini hatırlatan Karaismailoğlu, şu bilgileri paylaştı:
“Ankara-Kars çizgisindeki birinci Turistik Doğu Ekspresi Ankara’dan 15 Aralık Çarşamba, Kars’tan ise 17 Aralık Cuma günü hareket edecek. Trenler Ankara’dan çarşamba, cuma, Kars’tan cuma ve pazar günleri yola çıkacak. Karşılıklı olarak haftada iki tren işletilecek. Ankara’dan saat 15.55’te, Kars’tan 22.20’de hareket edecek Turistik Doğu Ekspresi’nin, sefer ve vagon sayısı, yolcu talebi doğrultusunda belirleniyor. Tren yalnızca yataklı ve yemekli vagonlardan oluşuyor.”
Birinci seferinden bu yana Turistik Doğu Ekspresi’nde 37 bin yolcunun seyahat ettiği bilgisini veren Karaismailoğlu, Ankara-Kars güzergahının seyahat muharrirleri tarafından dünyanın en hoş birinci 4 tren rotasından biri seçildiğine dikkati çekti.
“31 SAAT 40 DAKİKA”
Karaismailoğlu, 1300 kilometrelik Ankara-Kars parkurunun 31 saat 40 dakika, Kars-Ankara parkurunun da 32 saat 37 dakikada tamamlandığını belirterek yolcuların farklı lezzetleri tadarken tarihi ve kültürel pahaları görme imkanına kavuştuğunu tabir etti.
Turistik Doğu Ekspresi’nin yalnızca Kars’ın değil, güzergahında bulunan Sivas, Erzurum ve Erzincan’ın keşfedilmesi için de fırsatlar sunduğunu vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Turistik Doğu Ekspresi, Ankara-Kars sınırında, İliç ve Erzurum’da, Erzincan, Divriği ve Sivas’ta 3’er saat durarak küme ve ferdî olarak seyahat eden yolculara turistik yerleri gezme imkanı sağlıyor. Kelam konusu istasyonlarda duran tren, yolcularını Karanlık Kanyon, Üç Kümbetler, İkili Minareli Medrese, Ani Arkeolojik Alanı, Divriği Ulu Mescidi, Gök Medrese’nin de ortalarında bulunduğu doğal ve kültürel mirası keşfe çıkarıyor. Seyahat severler, tarihi zenginliğin yanında gastronomik zenginliğe de şahitlik etme fırsatı yakalıyor.”
